Kürsü - M. Fethullah Gülen - Genç Adam

Hocaefendi, müceddid ve müçtehit midir ? Featured

Soru : Prof. Dr.Faruk Beşer, Hüseyin Gülerce gibi büyüklerimizin  M.Fethullah Gülen Hocamız hakkında “Müceddid ve müçtehid” tasnifinde bulunmaları, bizim gibi Bediüzzaman Hazretlerini Asrın Müceddidi kabul edenleri rahatsız etmiş, sanki Fethullah Hocamızı Üstadın yerine koymuş şeklinde algılanmasına sebebiyet vermiştir. Ayrıca içtihat kapısının kapalı olduğunu beyan eden Üstad’a da muhalefet edilmiş olunmuyor mu?

El Cevap: Zaman zaman iyi niyetle olarak ortaya konan Hakikatler , başka birileri tarafından “tefrika” meselesi olarak çarpıtılarak uhuvvetin zedelenmesine sebebiyet verebilmektedir. M.Fethullah Gülen Hocaefendi , bizzat bu tasnifleri kendisine uygun görmediğini , kendisini bir “Alimcik” kadar değer vermediğini izah ederek tekzib etmiştir.(1)

Saniyen , Asrımızda İslam’ın yeniden ihyası ve tesisi adına , Kur’an ve Sünneti Asrın hastalıklarına uygun bir şekilde tecdit ederek reçeteleyen Bedizzaman Hazretleri , Sahih Hadis-i Şerifte işaret edilen “Allah her Asırda ümmetin dinini bidatten (dine sonradan sokulan hurafelerden) ayıracak, yenileyecek (ilim sahibi) BİR ZATI gönderir. (2) “ ifadesinde geçen Asrımızın Müceddidi olduğu , Bediüzzamanın vefatından sonra ekser Müslümanlar tarafından kabul edilmiştir. Lakin gerek “Asr” suresinde , gerekse bu Hadis-i Şerifte geçen “Asr” kelimesinin sayısal anlam itibariyle 100 sene olarak kabul edilmiş olmasına rağmen, bazı Alimler “Asr” ifadesinden bir insan ömrüne tekabül eden , özellikle Efendmiz (SAV) ‘min ömrü olan 60-63 yıl olarak da anlam çıkarmışlardır. (3) Dolaysıyla , her 100 yılda bir gelen Mevlana Halid-i Bağdadi gibi Bediüzzaman Said Nursi gibi büyük müceddidler dışında , her 60  yılda bir gelen bir nevi yardımcı müceddid vazifesini eda eden Zat’larında Müceddid olarak telakki edildiğini kabul edebiliriz. İşte bu çerçevede muhterem Hocaefendi’nin Bediüzzaman Hazretlerinin açtığı Nurlu çığır’ı pratiğe dökme mevzunda yaptığı müthiş ve şumullü hizmetlerinin göstergesi olarak, müceddidler tasnifinde yer aldığını söylemekte bir bahis olmasa gerek.


Salisen , her müceddid aynı zamanda bir müçtehittir. Çünkü o asrın hastalıklarını tecdid etmesi noktasında , İslam’ın gönüllere nakşedilmesi adına yöntemler geliştirmeli ve o hususta  içtihatlara açık olmalıdır. Bediüzzaman Hazretleri “içtihat kapısi açıktır yalnız buna altı mani var” (4) derken, bahse konu mani teşkil eden içtihat mevzularının , mevcut Hak Mezheblerde dile getirilmeyen konuları kapsamadığı gibi günümüzde değişime uğrayan mevzularda İslam’ın doğru tanıtılmasında uygulanacak Cihad ve Tebliğ gibi metodlarıda içermemektedir. Ayrıca , örneğin eski zamanlarda kullanılmayan, ancak günümüzde sık kullanılan diş kaplamalarının cevaziyeti ile ilgili hususta Bediüzzaman Hazretleri çok edebli ve temkinli bir ifade ile yorum getirerek içtihat yapmış ,  dindar bir Hekimin onayı çerçevesinde zaruret noktasında cevaziyetine hükmetmiştir.(5) Aynı şekilde organ nakli , uzun seferlerde uçak-tren gibi vasıtalarda kılınacak namazlar gibi pek çok güncel konular varki , içtihata muhtaçtır. Bediüzzaman Hazretlerinin “âhir zamanda mâdem fetret derecesinde din ve dîn-i Muhammedi'ye Aleyhissalâtü Vesselama bir lâkaydlık perdesi gelmiş” (6) tesbitiyle işaret ettiği Dinin üzerindeki lakaydlığı giderme adına yapılacak Hizmetlerin ,  ancak İslam’ın ilk yıllarında olduğu gibi yani Kur’anın nuzül esasında öncelikli mevzuları günümüz pratiğine dökerek içtihat ve tecdit esasları çerçevesinde gerçekleştirleceği hakikatını, muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi’nin (İslami hükümlerin tasnifi olarak kabul edilen ) Usul ve Fur’u mevzuları çerçevesinde değerlendirdiğini ve günümüzde İslam’ın tekrar ihyası adına öncelik arz eden mevzular hakkında dile getirdiği bir takım yorumların isabetliliğinden şahit oluyoruz.

Netice olarak diyebiliriz ki ; günümüzde ehil olma noktasında en otorite büyüklerimizden bir taneside –her nekadar kendisi kabul etmesede- muhterem M.Fethullah Gülen Hocaefendidir.



(1) fgulen.com, 13.03.2006 ,
(2) Sünen-i Ebu Davud, 5/100
(3) Fethullah Gülen ile Amerika’da bir ay , -röportajdan bir kesit-: “Aynı zamanda Asr, Efendimiz’in Asr-ı Saâdetine işarette bulunur; bunun yanı sıra, insanın ortalama ömrüne telmihle, 100 yıldan ayrı bir asır ölçüsünü de vermiş olur. Gerçi, hadis-i şerifte her 100 yılda bir müceddid geleceği beyan buyurulur. 60 veya 62-63 yıl da bir asırdır; belki, Efendimiz’in ömrüne tekabül eden 60 veya 63 yılda, aynı sistem veya akım içinde bir müceddid gelirken, 100 yılda bir daha büyük müceddidler geliyor olabilir. Sahâbe, Tabiîn ve Tebe-i Tabiîn asırlarını belki böyle 60 senelerle birbirinden ayırmak daha doğru olur.”
(4) Sözler , 27.Söz , Sayfa 157
(5) Barla Lahikası , Sayfa 157
(6) Kastamonu lahikası , 79.sayfa

 

http://gencadam.com/akademik/iktibaslar/68-ne-muceddidim-ne-mucdehit-nede-reformist.html

 

Add comment


Security code


Refresh

back to top
  • EN SON EKLENENLER
  • EN ÇOK OKUNANLAR
  • SON YORUMLAR

HAKİKAT DAMLALARI

Hakikat Damlaları Güzel ahlak, en iyi arkadaştır; Mü’minin amel defterinin nişanesi güzel ahlakıdır. Hakikat Damlaları

Hz. Ali (r.a.)

ARAMA

BU GÜNLER DE GEÇECEK

ÇATLAYAN RÜYA

ÇARPITILAN BEDDUA!

ŞAHİT OL YA RAB...

Mefkure Yolculuğu