Gazetecilerden medya baskınına tepki yağıyor

TÜRKİYE GAZETECİLER FEDERASYONU: Türkiye Gazeteciler Federasyonu(TGF) ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Atilla Sertel, medya kuruluşlarına yönelik operasyonun 17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasını unutturmak için muhalif gazetecilere yönelik olduğunu söyledi. Sertel, "AKP iktidarı döneminde çok değişik siyasi görüşlerden farklı dünyalardan insanlar, şiddete maruz kaldı. Bir dönem özel uçağını aldığı ve çok sevdiğim dediği insanları, gazetecileri tutuklatanlara asla güvenilmez ve inanılmaz. Bugün muktedirin gücünden ötürü kendisine bağlılık içinde hizmet edenler, bilsinler ki onlara da en ufak bir karşı duruşlarında, sıra kendilerine de gelecektir." dedi.

TÜRKİYE GAZETECİLER SENDİKASI: Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) İzmir Şubesi Başkanı Halil İbrahim Hüner, ayrımsız, herkes için basın özgürlüğü çağrısında bulunarak, "Bugün yapılanlar basın özgürlüğünü yok etmeye yönelik girişimlerdir." dedi. Hüner, yaptığı yazılı açıklamada gazetecilerin, televizyoncuların, eli kalem tutan, senaryo yazan, dizi çeken insanların fikir ve düşüncelerini serbestçe ifade etmelerinden yana olduklarını söyledi. Türkiye'nin birlik beraberliğe en çok ihtiyacı olduğu günlerde, daha fazla ayrışma, daha fazla düşman yaratmaya son verilmesi çağrısında bulunan Hüner, şunları kaydetti: Dün yapılanlar yanlıştı, karşı çıktık. Bugün de yapılanlar yanlış olduğunu bir kez daha vurguluyoruz. Ayrımsız, herkes için basın özgürlüğü talebini yineliyoruz. İnsan haklarına saygılı bir hukuk devletinde, ilkel intikam dürtüsünün değil, erdemli adalet ve özgürlük duygularının ağır basması gerektiğini hatırlatıyoruz."

TÜRKİYE GAZETECİLER CEMİYETİ: Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) ve Türkiye Gazeteciler Sendikası ortak bir açıklama yaparak basına yönelik gözaltların halkın haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkına müdahale olduğuna dikkat çekti. Açıklamada "Basın ve ifade özgürlüğü cezalandırılamaz." denildi. Başta Zaman gazetesi ve Samanyolu televizyonu olmak üzere gazetecilere yönelik operasyona ilişkin açıklamada bulunan TGC ve Türkiye Gazeteciler Sendikası, basın özgürlüğüne müdahaleyi kınadı. Yapılan açıklamada şu görüşlere yer verildi: ". Gerçek sebebini bilemeden ve adil yargılanma hakları ihlal edilerek bugüne kadar 200'e yakın gazeteci terör örgütü üyeliği iddiasıyla cezaevinde tutulmuştur. Şimdi de medya organlarını da tutuklayan bir dönem yaşanmaktadır. Yeniden gazeteciler gözaltına alınmaktadır. Bu gelişmeler basının özgür olmadığı ülkeler sınıfında yer alan Türkiye'de basın ve ifade özgürlüğünün cezalandırılması anlamına gelmektedir. Demokratik ülkelerde basın ve ifade özgürlüğü cezalandırılamaz.

TAHA AKYOL: Gazeteci-Yazar Taha Akyol, Hakan Çelik'in CNNTürk'teki programında medyaya yapılan operayonları değerlendirecek. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç 'gerçekse vahim' sözlerini hatırlatan Akyol, yapılan operasyonlardan sonra durum "Demekki gerçekmiş ve vahimmiş." dedi.

İBRAHİM GÜÇLÜ: Kürt siyasetçi ve yazar İbrahim Güçlü, 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun yıldönümü öncesinde basına yapılan operasyonun doğrudan toplumun hak ve özgülüğüne, ifade özgürlüğüne yönelik olduğunu söyledi. Bazı medya kuruluşlarına yönelik operasyona tepki gösteren Güçlü, hükümetin 'paralel yapı' iddiasını geçen yıl yapılan 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonundan sonra ortaya attığına dikkat çekti. Güçlü, "Daha önce ittifak halinde bulunduğu Gülen Cemaati'ne karşı 17 Aralık'taki o yolsuzluk operasyonu sonrası bir karşı hareket başlatmış oldu. 17 Aralık'tan sonra teknik anlamda bir paralel devletten bahsediliyor. Üstelik uzun zaman hazırlanması gereken bir paralel devletin 17 Aralık'tan sonrası ortaya çıkmasını anlamak mümkün değildir." diye konuştu.

HASAN CEMAL:14 Aralık operasyonuyla Zaman'a, Samanyolu'na ve meslektaşlarıma yapılan baskıyı şiddetle protesto ediyorum. Sevgili Ekrem Dumanlı, yıllardır tanışırız, canını sıkma, bu memleket ne darbe dönemleri yaşadı, bunu da hep birlikte dayanışmayla aşarız.

CENGİZ ÇANDAR: Tüm dayanışma duygularım Ekrem Dumanlı ve adaletsizliğin hedefi olanlar ile. Diktatörlüğe doğru pervasız gidiş. Bu "Cemaat operasyonu" adı altında basın özgürlüğüne kaba bir saldırıdan başka bir şey değil.

Gazeteci-Yazar Can Dündar:  Gzeteci ve medyaya yapılan baskının izin verildiği takdirde durumun daha da kötüye gideceğini kaydetti.  Direnç gösterilmediği takdirde medyanın birer birer teslim edileceğini vurgulayan Dündar, “Üniversiteler, polis ve yargıdan nihayet medyaya geldiler. Bizler bu baskıya direnç göstermesek, daha da ezileceğiz. Ancak bunun hem sokakta hem de sandıkta etkisi olacak.” Dündar ayrıca hükümetin son yaptığı operasyonlarla zirveye değil dibe doğru yol aldığını belirtti.

YENİ ASYA GENEL YAYIN MÜDÜRÜ KAZIM GÜLEÇYÜZ: Geçmişte kendilerine yapılan hukuksuzlukları kullanarak bugünkü konumlarına erişenler, bugün hangi akılla başkalarına hukuksuzluk yapıyor? 4 yıl önce "Üstünlerin hukuku değil, hukukun üstünlüğü" deyip sonra milleti aldatanlar unutmasınlar ki: Hukuk bir gün onlara da lâzım olur. Kendinize yapılmak istendiğini iddia ettiğiniz "darbe"nin misillemesini bir yıl sonra medyaya "darbe"yle yapmaya kalkarsanız komik olursunuz. Eski darbelere arka çıkıp, TMSF darbesi ile iktidar medyasına dönüştürülenlerin, son operasyona da alkış tutmaları cibiliyetlerinin gereği. Medya operasyonuna yönelik tepkileri "tiyatro" diye alay konusu yapanlar, son gelişmeler karşısında nasıl "Çevir kazı yanmasın" diyecekler?

ALİ BULAÇ: Zaman gazetesi yazarı Ali Bulaç, sabah saatlerinde muhalif medyaya yapılan operasyonu eleştirdi. Bulaç, "Bu Türk devletinin 27 Mayıs'tan buyana rutin reflekslerinden bir tanesi. Ben kişisel olarak bunu 27 Mayıs, 12 Eylül, 28 Şubat, 27 Nisan sürecinin bir devamı olarak nitelendiriyorum. Fakat ilk defa bir medya kuruluşuna, gazeteye bir televizyona yapılıyor."

YAVUZ BAYDAR: Özgür haber ve yorum yapan, iktidarları eleştirme hakkını korumak isteyen her medya mensubu artık ‘makul şüphe’ altındadır. Eski hesaplarla hınç üretmiş, ve yeni kin tohumları eken medya mensuplarına, sadece şu: İki yanlış bir doğru etmez. Beş yanlış hiç etmez. Başta Ekrem Dumanlı, özgürlüğü elinden zorla alınan bütün meslektaşların yanındayım.

İSMAİL KÜÇÜKKAYA: Gün intikam günü değil; 'oh olsun' deme günü değil; hakkı, hukuku, adaleti, özgürlüğü savunma günü. Özgür basın susturulamaz..!

HAYKO BAĞDAT: Bu operasyon ile bu ülkenin Alevi basını, Kürt basını, devrimci basın, ulusalcı basın merkez medya vs daha mı huzurlu olacak? Peh... Rönesans'a bak arkadaş!

KORAY ÇALIŞKAN: Uydurma balyozu iner kafana değil, basına baskına hayır deme zamanı. Mağdurun sizdeni bizdeni olmaz... Yiyin birbirinizi diyen esas yamyamdır. İlkeler belli, insandan insana degismez. #ozgurbasinsusturulamaz. Bugün 23 gazeteciyi darbecilikten gözaltına aldıran AKP, esas darbeci Kenan Evren'i 1 gün gözaltına aldırmadı. #ozgurbasinsusturulamaz

ERGUN BABAHAN: Zaman Gazetesi ve Samanyolu'na yapılan baskı faşizandır. Demokrasiye sahip çıkmak gerekir. Erdogan, Ocalan'in ongorulerini dogru cikartmakta kararli. Gidisat vahim

TAYFUN TALİPOĞLU: Hidayet Karaca ve Ekrem Dumanlı'nın dik duruşu 17-25 Aralık yargı kaçkınlarını korkutuyor. Hırsızılığı tespit eden yargılanıyor. Hırsız yargıç.  Fuat Avni haber vermişti fakat öyle telaşlanmışlar ki evrak eksik. Arama yapamıyorlar. Biz '17-25 Aralık'ı unutturmayacağız' diyoruz. "Hükümet gündemi değiştiriyor" dıyorduk yanılmışız. Operasyonlarla hırsızlığı gündemde tutuyor. Benim gibi düşünmüyor diye gazetecilerin alınmasına sessiz kalan arkadaşlar. Yakında ses çıkaracak kimse kalmayacak.

NURCAK AKAD: Özgürlükler 'ama'yı kaldırmaz. 'Ama onlar da' diye başlayan cümleler baskı ve hukuksuzluğun onaylanması anlamına geliyor

KORAY ÇALIŞKAN: Uydurma balyozu iner kafana değil, basına baskına hayır deme zamanı. Mağdurun sizdeni bizdeni olmaz... Bugün 23 gazeteciyi darbecilikten gözaltına aldıran AKP, esas darbeci Kenan Evren'i 1 gün gözaltına aldırmadı.

HAKAN AKSAY: Zaman ve Samanyolu'na baskıları (geçmiş kinleri gerekçe göstererek) seyretmek demokratlık olmaz. Gazeteciliği savunmaya ara vermemeliyiz.

ZEYNEP GÜRCANLI: Ama demek zamanı değil... Gazetecilere terörist muamelesini kabul etmiyorum. Nokta!

AHMET ÜMİT: Özgürlük, fikrini ve düşünceni korkmadan söylemekle, yazmakla başlar. Kim olursa olsun, kime karşı olursa olsun. #ozgurbasinsusturulamaz

PROF. DR. SEDAT LAÇİNER: Uluslararası İlişkiler ve Güvenlik Uzmanı Prof. Dr. Sedat Laçiner, bu sabah basına ve sanatçılara yapılan operasyonu, demokrasi ve hukuk açısından yanlış hatta tehlikeli bulduğunu söyledi. Başta Zaman gazetesi ve Samanyolu TV Yayın Grubu olmak üzere medyaya ve sanatçılara yönelik operasyonu değerlendiren Laçiner, demokrasi ve hukuk vurgusu yaptı. Laçiner, "Operasyonu, demokrasi ve hukuk açısından yanlış, hatta tehlikeli buluyorum. Siyasi rekabet ve düşmanlıklar, medya özgürlüklerini ve düşünceyi ifade etme hakkını zedelememeli. Söz konusu olan hangi suç olursa olsun, hukuktan ayrılma hakkını hiçbirimize vermez." dedi.

NAZLI ILICAK:  SUSMA... SUSTUKÇA SIRA SANA GELECEK!

MEHMET ALTAN: Hem soyuyorlar, hem de “hırsız var” diyen herkesi zorbalıkla boğacaklarını sanıyorlar… Ne yaparsanız yapın tarih sizi hırsız olarak anacak…

CENGİZ HORTOĞLU: Canlı yayında basın gozaltisi. Tüm dünyaya rezil olduk. Hani Türkiyenin itibari önemliydi. Bu itibar için milyarlar harcamadik mi? Vah ülkem vah

MÜMTAZER TÜRKÖNE:  Bu ülkenin tapusu, bugün zulme-gadre uğrayan kişiler üzerine kayıtlı. Şeamet devirleri hep oldu,sonra geride ayakta dimdik kalanlar kim oldu? Basın özgürlüğünün bittiği yerde hiç kimsenin cani, mali, namusu güvende olmaz. Çünkü hak ihlalini kimse duyamaz.

ALİ TEZEL: 12 yılda devletin her organı iğdiş edildi, ne yargı kaldı, ne bürokrasi ne de yasama.. Sadece tek bir kişi ne isterse o oluyor...

RUŞEN ÇAKIR: Basın özgürlüğü için kapkara bir gün: @Dumanlie canlı yayında gözaltına alınıyor.

AYŞE HÜR: Ne ülke ama!

TARIK TOROS: Türkiye'nin en çok satan gazetesinin yayın yönetmeni gözaltına alınıyor, velev ki örgütten, tık yok, mahalleye bravo!

İHSAN DAĞI: Medya operasyonları kabul edilemez... Özgür basın olmadan ne demokrasi mümkündür, ne de kimsenin hak ve özgürlükleri güvencededir.

RÜSTEM BATUM: AKP hükümeti Türkiye'yi dünyaya rezil etmeye devam ediyor.Gazetecilerin gözaltına alınmaları bütün TV'lerde canlı #ozgurbasinsusturulamaz

ENGİN ÖZKOÇ: Hukuk herkes içindir. Fikrine katılmadıklarımız hukuksuzluğa uğradığında susmak yanlış, bozuk düzenin ucu gün gelir size de dokunur.

BARIŞ YARKADAŞ: Bugünkü gözaltılar, AKP'nin hiçbir aykırı sese tahammül edemediğini göstermektedir. AKP kontrolünü kaybetmiştir.

NEVVAL SEVİNDİ: Herkes sadece kendini ilgilendirdiği kadarıyla yetenirse demokrasi yaşayamaz bu noktaya gelinir.

METİN YIKAR: Bir gün bugünleri andığımızda "bir kahramanlar vardı, bir de zavallılar" diyeceğiz. Kahramanlar hep gönüllerde olacak, zavallılar kaybolacak

İHSAN YILMAZ: Aslanlardan birini şanla şerefle yolcu ettik. Kalan nicesinden 1 tanesi Hollandalı gazetecilere despotluğu anlatıyor

ABDULLAH ABDULKADİROĞLU: Kendi menfaatimiz değil, herzaman ülkemiz ve milletimiz için çalıştık. Biat isteyenlere verecek başımız, zorbalara büktürecek bileğimiz yok.

TULUHAN TEKELİOĞLU: #MedyayaKarartma, gazeteciliği susturamaz. Unutturmayacağız

ARMAĞAN ÇAĞLAYAN: Dünyada göz altına alınmanın canlı Yayınlandığı başka bir ülke var mıdır acaba?

MAYA ARAKON: Ülkede faşizm mağduru olmayan hiçbir kesim kalmadığına göre artık demokrasi ve hukuk mücadelesi adına gerekli dersi çıkarabilir miyiz acaba?

NURGÜL YEŞİLÇAY: "Susma sustukca sıra sıra gelecek"sözündeki gizli özneyi bulunuz?

GÜLSEREN ONANÇ: AKP Hükümeti RTE öncülüğünde hızlı adımlarla faşizme doğru ilerliyor. #DemokrasiVeMedyayaDarbe

ASIM YILDIRIM: Bugünleri ASLA AMA ASLA UNUTMAYACAĞIZ. Dindar görünümlü münafıkları ASLA UNUTMAYACAĞIZ.

ŞEHRAZAT: Dün Nasil Üzüldüysem Bugünde Üzüldüm. Cânim Ülkem Ne Hale geldi

CEM MUMCU: Dizi senaristlerini bile gözaltına almışlar.

ERHAN ERKUT: Demokrasi icin gucler ayriligi, bagimsiz yargi, ve ozgur medya sarttir. Bunlarin olmadigi sisteme demokrasi denmez.+

MELİH AŞIK: Ülkemizde çok raslanan ve doğrulanan kural... "Hukuk bir gün herkese lazim olabilir...

SANEM ALTAN: Bir ülkede tek bir zalim yoksa tek bir mağdur grup da yoktur. Gerçekten demokrasiden haktan hukuktan yanaysan her zalime karşı çıkacaksın

PROF. DR. HALUK SAVAŞ:  İşte şerefli insanlar kaçmadan, sıvışarak uzaklaşmadan, düğüne gider gibi alınları açık hukuka teslim olur... #Özgürbasinsusturulamaz

LALE ŞIVGIN DÜNDAR:  Soylemistik... Adalet hepinize bir gun lazim olacak demistik... Tekrarlayalim... Hepinize, hepimize lazim... Adalet...

ŞÜKRA KÜÇÜKŞAHİN: Genelkurmay başkanları, rektörler, proflar, gazeteciler, yazarlar gözaltına alındı, genel yayın yönetmenleri de. Demokrasi ilerliyor demek!!

MUSTAFA BALBAY: Hedefi ve amacı ne olursa olsun, hukuksuzluğun her türlüsüne hayır!

CENK SİDAR: Dumanlı`yı eksik evraktan 1.turda tutuklayamayıp 2.turda daha fazla destekle gözaltına almak AKP beceriksizliğinin başka bir göstergesi...

ALİ ÖZGÜNDÜZ: Muaviye'nin yeşil sarayı benzeri KAÇ-AK sarayı ve 17/25 Aralık rüşvet/yolsuzluk olayını örtmeye dönük operasyonlar bile 17/25'i unutturmaz!.

ATEŞ İLYAS BAŞSOY:  Şu an bu ülkede en güvende olan Reza Sarraf ve benzerleri... Al sana adalet, al sana kalkınma.

ALİ ÇİMEN: Bugün hukuksuzluklara maruz kalanları savunalım, sonrasında varsa eski hukuksuzluklarının hesabının sorulmasını talep ederiz. İlke budur.

ERKAN AKKUŞ: Ya şu susanları pısanları ohçuları rövanşçıları bırakın Allah aşkına bırakın bu onur sizin olsun.

BEDRİ BAYKAM: "F-Tipi medya göz altına alınıyor" diye sevinç narası atan solcuları anlayamıyorum. Hiç mi ders almazsınız geçmişten? Yarın size gelirlerse...

ALİ RIZA ÖZTÜRK:  Zulümden abad olan zalim görülmemiştir

SELAMİ İNCE: Türkiye'de çok tutarlı gazeteciler ve siyasi kesim var: Hem Ahmet Şık'ın alınmasını hem de Ekrem Dumanlı'nın alınmasını alkışlayan AKPliler!

ALİ RIZA ÖZTÜRK: Hukuku Siyasi iktidarın kavga zemini yapmak,başta iktidar sahipleri olmak üzere herkese zarar verir.

ALİ HALİT ASLAN: Geldikleri gibi giderler

PELİN ÖZKAN: Medya her zaman hedef, her dönemde farklı gazeteciler bu muameleye maruz kalıyor. Saçmalık bu. Kınıyorum.

SELAMİ İNCE: Canlı yayında savaş izleyen bir kuşak için canlı yayında gözaltı birşey ifade etmez ama yine de hayret ediyor insan.

ZEYNEP GÜRCANLI: Canlı yayında bir gazetenin genel yayın yönetmeni gözaltına alındı...Önce gözlerime inanamadım...Sonra üzüldüm.. Çok üzüldüm güzel ülkeme

MUSTAFA KILIÇ: Bu hareket bir şahsa veya kuruma yönelik değil, tüm basına mesaj vermek için. 18 Aralık (2013) darbesi devam ediyor.

MAHİR ZEYNALOV:  Beni sürgün ettiğin için seninle bir hesabım vardı. Şimdi hesabımı ikiye katladın. Kabusun olacağım Tayyip.

ZEYNEP TÜRKEŞ: Ne para kazanmak umurumda ne şarkı söylemek! Istediğim tekbir dileğim varki hergece duaediyorum yüce Türk milletimizin ülkemizn refaha kavuşması

BÜLENT TEZCAN: Bu operasyonlara, " dün beraberdiniz" deyip sessiz kalamam. Zalimin ortağı olamam. Zulmün iktidarından pay alamam.

SUAT KINIKOĞLU: Türkiye'yi 3. dünya ülkesi yaptınız. Yazıklar olsun...

CELAL PİR:  Ekrem dumanlı odasında gözaltına alındı. Dumanlı. "suçlu olanlar korksun. biz korkmuyoruz" dedi

ATİLLA TAŞ: Haksızlık ve zulüm kime yapılırsa yapılsın, kim yaparsa yapsın, karşı çıkmak zorundayız. Şımarık bir despotun çiftliği değil bu ülke!

SELAMİ İNCE: Rönesans dediğin böyle olur: Gazete genel yayın yönetmeni canlı yayında gözaltında.

ERHAN ERKUT: Surreal bir tiyatro izliyor gibiyim. Binlerce destekcinin icinden gecen birkac polis Dumanli'ya bir yazi verdi. Birlikte gidiyorlar simdi.

Eyüp Muhcu  

Erdoğan, 10 bin yıllık uygarlık birikimi olan bu topraklarda; hukuk,demokrasi, çevre,kültür,insanlık değerlerini tüketilemeyeceğini görecek

CELAL PİR: Canlı yayında gözaltı; tarihe ilginç bir tanıklık oldu.

YAVUZ BAYDAR:  Utanç günüdür bu.

FUAT AVNİ F:  Eşkiya gazete koridorlarında.

NESRİN NAS: Şu anda Ekrem Dumanlı'nın gözaltına alınmasını canlı yayında izliyorum.Türkiye için utanç verici görüntüler.

EREN EĞİLMEZ:  Karşılıklı olarak bulduğunuz, kayıtlara, tarihe geçmiş belge niteliğindeki tüm tutarsızlıklarınızla yüzleşin şimdi. Hepiniz haklısınız!

CAN ÖZ: Eskiden derin devlet vardı. Artık, devletin hemen hemen tamamı derin devlet refleksiyle işliyor. Türkiye kocaman bir derin devlet.

DOĞAN DURU: Mesele rövanş duygusundan ziyade adalet duygusu olmalı... Yine de eden buluyor o ayrı.

ERHAN BAŞYURT: "28 Şubat'ta bize sahip çıkmadılar... Ergenekon/KCK da onlar da bize sahip çıkmadılar..." Medya birbirine yiye dursun zulüm hepsini yiyecek!

ZAFER ÖZCAN: Ekrem Dumanlı'yı gözaltına almak icin polis geldi. Canlı yayında gözaltı. Muhabirler soruyor, polisler şaşkın.Komedi ve utanç;14 Aralık 2014

ÜNAL TANIK: Terör polisleri, Zaman gazetesinin önünde. Ekrem @Dumanlie 'ya gözaltı yapılmak üzere içeri girdi. #ÖzgürBasınSusturulamaz #BenceBuPazar

TUNCAY OPÇİN:  Gözaltı işlemi başladı. Faşistler kapıda.

ALPER TURGUT: Açın lan kapıyı makul şüpheliler... -Siz de kimsiniz? -Polis! -Peki, suçumuz nedir? -Tüm memleket geçti, siz hala Rönesans'a geçmemişsiniz.

GAZETECİLERE ÖZGÜRLÜK PLATFORMU: Gazetecilere Özgürlük Platformu (GÖP) Dönem Başkanı Ahmet Abakay, hükümet tarafından "paralel yapı, paralel medya" adı altında yürütülen operasyonların basın ve ifade özgürlüğüne açık saldırı olduğunu belirterek, derhal durdurulmasını istedi. Abakay, yaptığı açıklamada, "Hükümet tarafından 'paralel yapı, paralel medya' adı altında yürütülen operasyonlarda çok sayıda gazetecinin hakkında soruşturma açılması, bir kısmının gözaltına alınması, listeler hazırlanarak adeta 'gazeteci avı'na çıkılması hukuk dışıdır, basın ve ifade özgürlüğüne açık saldırıdır, kabul edilemez, derhal durdurulmalıdır" ifadelerini kullandı.

YOZGAT GAZETECİLER CEMİYETİ: Yozgat Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Başkanı Osman Hakan Kiracı, hükumetin kendisine muhalif olarak gördüğü Zaman gazetesi ve Samanyolu TV yayın grubu yöneticilerinin gözaltına alınmasını, basın özgürlüğüne vurulmuş bir darbe olarak değerlendirdi.

MEDYA KONSEYİ DERNEĞİ: Medya Konseyi Derneği Genel Sekreteri Lokman Erdoğan, bugünün bağımsız medyaya sahip çıkma günü olduğunu söyledi. Demokrasi medyaya darbe operasyonu yapıldığını belirten Erdoğan, uygulamayı kınadıklarını söyledi. Lokman Erdoğan, konsey adına yaptığı açıklamada, ''Medyaya darbe operasyonu kabul edilemez. 17 Aralık Yolsuzluk Operasyonunun yıl dönümüne sayılı günler kala medyaya yapılan darbe operasyonu göstermiştir ki ülkemiz son hızla Hüsnü Mübarek'in Mısır'ı, Kaddafi'nin Libya'sı, Saddam'ın Irak'ı olma yolunda ilerlemektedir. İktidar hukuksuz işlerinin hesabını vermeden yapılan hırsızlıkları nasıl gündemden düşürürüm gayreti içerisindedir. Makul Şüphe Yasası'nın onaylanmasından bir gün sonra medyaya yapılan bu operasyon ülkemiz demokrasisine yapılan bir darbedir. Bu darbeyi Medya Konseyi olarak kabul etmemiz ve hoş görmemiz mümkün değildir. Bu mesele Zaman Gazetesi ve Samanyolu Yayın Grubu'nun meselesi değildir. Bu mücadele ülkemizin demokrasi ve hukuk mücadelesidir. Demokrasiden ve hukukun üstünlüğünden kimlerin rahatsız olduğu artık tartışılmaz bir gerçektir. Güvenlik bürokrasinin medya organlarını hedef seçmeleri, dizi oyuncularını, yapımcılarını ve senaristlerini tutuklamaları bu ülkeyi diktatörlüğü götürür. Bu operasyonun kabul edilmesi ülkemizin karanlığa teslim olmasıdır. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin 19. Maddesi'ne göre ''Her ferdin fikir ve fikirlerini açıklamak hürriyetine hakkı vardır. '' ifadesi yer alır. Bu hakkın iktidar tarafından dizayn edilme gayreti ise yanlıştır yanlıştan öte vahimdir.'' ifadelerini kullandı.

ESHABI KEHF BASIN MENSUPLARI DERNEĞİ: Kahramanmaraş'ın Afşin ilçesinde bulunan Eshabı Kehf Basın Mensupları Derneği medya kuruluşlarına yönelik operasyona tepki gösterdi. Afşin Eshab-ı Kehf Basın Mensupları Derneği'nden Dernek Başkanı İsa Dalkılınç imzasıyla yapılan yazılı açıklamada, "Devletin elbette şüphe duyduğu her kuruluşu sorguya çekme yetkisi vardır. Ancak bu faaliyetler yapılırken basın kuruluşları zedelenmemeli. Samanyolu Televizyonu ve Zaman Gazetesi gibi ülkemizin saygın kuruluşlarının genel yayın yönetmenlerinin ifadeye çağrılması ister istemez bir huzursuzluğa sebebiyet vermiştir. Yapılan soruşturmalar ivedilikle sonuçlandırılmalı ve bunlar yapılırken de ismi geçen kuruluşlar zedelenmemeli." dedi.

MERSİN GAZETECİLER CEMİYETİ: Mersin Gazeteciler Cemiyeti Başkanı (MGC) Ahmet Ünal, medyaya yönelik sabah saatlerinde gerçekleştirilen operasyonu basına yapılan bir saldırı olarak değerlendirdiklerini belirtti. Bunun bir algı operasyonu olduğunu anlatan Ünal, 12 eylül'de bile bu kadar gazetecinin tutuklanmadığına dikkat çekti.

ÇUKUROVA GAZETECİLER CEMİYETİ: Çukurova Gazeteciler Cemiyeti (ÇGC) bazı basın yayın organlarına yönelik başlatılan operasyonların basın özgürlüğüne darbe niteliği taşıdığını bildirdi. Türkiye'nin içinde bulunduğu yolsuzluk ve rüşvet iddialarına karşı girişilen operasyonların demokratik toplumlarda kabul edilemez bir davranış olduğunu belirten ÇGC Yönetim Kurulu, evlerinde ve basın kuruluşlarının merkezlerinde baskın biçimde yapılan operasyonlar sonucu gözaltına alınan basın mensuplarının bu yöntemi hak etmediğine işaret etti.

AYDIN GAZETECİLER CEMİYETİ: Medyaya ve sanatçılara yönelik operasyonlara tepki gösteren Aydın Gazeteciler Cemiyeti (AGC) Başkanı Suat Deniz, basın özgürlüğünün ortadan kalkacağı noktada olduklarını söyledi. Deniz, başta Zaman gazetesi ve Samanyolu TV'ye yönelik yaşanan olayın trajikomik olduğunu söyledi. Deniz, "Yaşanan olay traji komik, vahim ve endişe verici buluyorum. Bu günden sonra Türkiye'de basın bayramıymış, basın özgürlüğüymüş ifadelerinin ortadan kalkacağı bir noktaya gelindiğini düşünüyorum. Yaşanan olay kaygı verici. Empati kurulduğunda bunlar daha iyi anlaşılacaktır." dedi.

AFYONKARAHİSAR GAZETECİLER CEMİYETİ: Afyonkarahisar Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Basın Konseyi Yüksek Kurul Üyesi M. Emin Güzbey: "Haksız ve hukuksuz olan her şeye karşıyız. Gazetecilik kutsal bir meslektir. Tüm gazetecilik mesleğindeki kişilerinde bu kutsal mesleğe uygun hareket etmesi gerekiyor. İki gün önce atılan tweetlerin gerçekleştiğini görmek insanı ayrı bir düşünceye sevk ediyor. Türkiye'nin tweet mesajlarıyla yönetilme durumda gösteriliyor olması da ayrı bir üzüntü konusu. Basın özgürlüğü konusunda zaten çok gerilerdeyiz. Bu durumun Türk basınının dünyadaki konumunu yeniden sorgulatacak olmasından da üzüntü duyuyorum. Basın Konseyi olarak bu konularda duyarlı bir kuruluşuz ve bu tweetlerden sonra da Basın Konseyi Başkanımız Pınar Türenç bir açıklama yaptı. İnsanların varsa bir şeyi tweetlerden öğrenilmemesi gerekiyor. Hak hukuk her zaman herkese lazımdır. Baskı, korku, sindirme toplumu sindirme operasyonu yapılıyor. Türkiye'nin imajına basın özgürlüğü açısından da iyi bir puan değildir. 'Bunlar bizden değildir, şunlar bizden değildir', 'oh olsun' demek hiçbir basın mensubuna yakışmaz."

ANTALYA GAZETECİLER CEMİYETİ: Antalya Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Haşmet Öyken, medya mensuplarına ve sanatçılara yönelik yapılan polis baskınını ve devletin basını polis gücüyle susturmaya çalışmasını kabul etmediklerini söyledi. Medya kurumlarına yapılan operasyona tepkiler gelmeye devam ediyor. Antalya Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Haşmet Öyken, siyasi iktidarın ifade ve basın özgürlüğünü engelleyen her türlü baskı ve eylemlerine dün olduğu gibi bugün de karşı olduklarını ifade etti. Öyken açıklamasından şu ifadelere yer verdi: "Zaman Gazetesine yapılan polis baskınını ve devletin basın özgürlüğü elinden polis gücüyle susturmaya çalışmasını dün de kabul etmiyorduk bugün de edemiyoruz. Siyasi iktidarın ifade ve basın özgürlüğünü engelleyen her türlü baskı ve eylemlerin dün olduğu gibi bugün de karşısındayız.

SAKARYA GAZETECİLER CEMİYETİ: Sakarya Gazeteciler Cemiyeti (SGC) Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye Gazeteciler Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Sezai Matur,medya kuruluşlarına yönelik operasyonu kınadı. Türkiye'nin basın özgürlüğüne getirilen kısıtlamalarla dünyanın gündeminde yer almaya devam ettiğini vurgulayan Matur şunları kaydetti: "Sosyal medyada birkaç gün önce duyurulan operasyonların başlamasıyla meslektaşlarımızla ilgili gözaltı kararlarının uygulandığını üzülerek görmekteyiz. Türk basınını korkutmaya ve susturmaya yönelik bu gözaltılar, gerçek gazetecileri hiçbir zaman susturamayacaktır. Bugün artık Türkiye her zamankinden daha fazla demokrasiye özlem duymaktadır. Özgür basın demokrasinin vazgeçilmezidir. Ülkeyi yönetenlerine bu gerçeği görmeye davet ediyor, basın ve ifade özgürlüğü önündeki tüm engellerin sonlandırılmasını diliyoruz."