Bu kadar hakarete hayallerimiz bile yetişmezdi...

Dershane tartışmalarının başladığı 14 Kasım’dan sonra Hizmet Hareketi’ne yönelik eleştiri sınırlarını aşan, hakaret ve yıpratma amaçlı sözlü saldırılar giderek dozu artan şekilde yükseliyor.

Özel teşebbüs girişiminin Anayasa ve uluslararası hukuka rağmen kapatılmasına yönelik yapılan itirazlar iktidar çevreleri tarafından ağır bir dille eleştirildi.

Demokratik hakların savunulması bizzat Başbakan tarafından, “Karşı taraf, sesleri çok çıkıyor, hilafı hakikat cümlelerle saldırmalar çok çirkin, kara kampanya” gibi ifadelerle nitelendirildi.

“Hükümete şamar vurmaya çalışıyorlar... CHP ve MHP’nin kucağına neden oturuyorsunuz” gibi sert sözlerin ardından, “Siz de gelin devletin okulları bize yeter, biz başka bir şey istemiyoruz deyin. Tavrınızı koyun” diyerek Başbakan partililere boykot çağrısı bile yaptı.

Bu süreçte, yasa dışı olmasına rağmen sistematik fişlemeler yapıldığını ve geniş çaplı tasfiye planları olduğu iddiaları da gündeme bomba gibi düştü.

Read more...

Büyükelçilerin yeni görevi

Savrulmaların savrulmaları takip ettiği ve hiç arkasını kesmediği bir zaman diliminde yaşıyoruz. Şanslıyız diyemem ama tarihî günlere şahitlik ediyoruz.

Tarih bunun adını ne olarak koyar şimdiden kestirmek zor. Soğuk Savaş dönemindeki kutuplaşmaları hatırlatan ve bilgi kirliliği, kara propaganda ile algı üretimi ve yönetiminin hakim olduğu hatta devlet imkânlarıyla camiaya adeta linç ameliyesinin yapıldığı zeminde, bu sürece doğru isim koymak gerçekten zor. Ama sonuca isim koymak çok kolay. Bugünler elbet geçecek ve ak ile kara koyun bütün çıplaklığı ile gün yüzüne çıkacak. Hakikat bir kez daha zuhur edecek. Zulüm elbet bir gün sona erecek. Yalan istese de istemese de tahtını sıdka terk edecek ve isim o zaman konulacak. Yeter ki sabretmesini bilelim. Hamdolsun ne dinimizden, ne değer ve ilkelerimizden ne de bunlara bağlı yaşadığımız hayatta yaptıklarımızdan şüphemiz var. Abdestimiz var ve namaz kılmaya devam ediyoruz.

İnsanlık tarihinde kırılma!

“İnsanlık tarihinde çok çeşitli kırılma dönemleri olmuştu.” demişti Hocaefendi, dershane kapatma tartışmaları başladığında ve ardından ilave etti: “Böyle bir dönemden geçiyoruz.” Çok şaşırmıştım. Yaptığı teşbihte kullandığı ana unsur “İnsanlık tarihi” ve söz konusu olan ülkemizin eğitim sistemi ile alâkalı bir mesele.

Read more...
Subscribe to this RSS feed

BU GÜNLER DE GEÇECEK

ÇATLAYAN RÜYA

ÇARPITILAN BEDDUA!

ŞAHİT OL YA RAB...

Mefkure Yolculuğu